8 Kasım 2009 Pazar

Baba, Oğul, Beşiktaş

Ne kadar doğru ne kadar yanlış, yazacaklarım tartışmaya açıktır.
Yaş 23, Babam 52 yaşında. Geçen akşam taraftarın sorguya alınması meselesinden açılan aramızdaki bir sohbetin kısa özetini geçeyim sizlere...

Alıcaklar tabi diyerekten girdi söze babam... Taraftarda suç oğlum, goy goycu olduk son zamanda diyerekten gerçekleri sanki suratıma vurdu. Metin Ali Feyyaz'ın dönemlerinden anlatırken, basın'a verilen demeçleri hatırlattı bana... " yenilgi nedir bilmiyoruz, bir takım yensinde onuda tadalım " gibisinden söylenen sözleri anlattı... Öyle bir Beşiktaş'tı bu Beşiktaş dedi. Şimdi kıyaslama yapmaya bile g*züm yemiyor.

Stadda küfür edilmemesi meselesi adamın içine oturmuş sanki. Edilmez diyor haklıda bir yerde... Aile geliyor oğlum, hem artık geçti o dönemler küfürle bir yere varılmaz artık. Yapıcaksan çıkıp kulüp binasına yürüyeceksin. Küfür hem takımına zarar, hem bünyene.. Gelde hak verme. Ama adamda farkında önüne geçilemeyeceğinin... Stadda başka nasıl protesto edelim soruma karşılık; Ya kulüp binasına yürüyeceksin, yada stadda arkanı döneceksin 10 dk. bir oldu sözleri... ama bunu futbolcunun üzerine alınmasını hatırlatınca, döndüğünde de Beşiktaş için bağırıcaksın oldu cevabı. Yoksa küfürle zirifle kimseyi gönderemezsin. Hele Demirören'i hiç diyerek muhabbet bitti.

Daha çok konuda konuştuk aslında, goy goycu taraftar meseleside sanırım tabelaya dönük protestolardan dolayı çıktı... Haklılık payı nedir bilinmez ama dediği protesto şekli uygulanmayacak birşey değil istendikten sonra...

Hiç yorum yok: